3 Kasım 2025

Kandil ve Mevlid: Kur’an’a Göre Değerlendirme

ile aydinorhon

Kardeşim, İslam toplumunda bazı geceler öyle bir noktaya geldi ki, neredeyse dinin asli bir parçasıymış gibi kutlanır oldu. Kandiller, mevlid geceleri, belli günlere yüklenen mistik anlamlar… İnsanlar bu gecelerde özel bir kutsallık arıyor, o gün yapılan ibadetlerin daha değerli olduğuna inanıyor. Ancak Kur’an’a dönüp baktığında bambaşka bir tablo görüyorsun. Kur’an’ın öğretisi, ibadeti belli günlere sıkıştırmak değil; hayatın her anında Allah’a yönelen bir bilinç inşa etmek üzerinedir.

Allah, “Güneşin doğuşundan batışına kadar O’na yönelin ve geceyi de O’na ibadetle geçirin.” (Ahzâb 41) buyururken, kulluğun bir güne, bir saate, bir mekâna bağlı olmadığını açıkça ortaya koyuyor. Yani Kur’an’ın bakışında “özel gün” değil; “sürekli yöneliş” esastır. Mevlid ya da kandil gibi gecelere yüklenen anlam, aslında Kur’an’ın ruhuyla uyuşmayan bir daraltmadır. Çünkü Kur’an, Allah’a yakınlığın zamanla sınırlı olmadığını, insanın samimi yönelişiyle ilgili olduğunu vurgular.

Kardeşim, bu tür kutlamaların tarihsel gelişimine baktığında da bunların vahiy temelli değil, toplum kültürüyle oluşmuş uygulamalar olduğunu görüyorsun. Mevlid gecesi, Nebi’nin doğumu üzerinden şekillenen bir gelenek; ama Kur’an’da Nebi’nin doğum günüyle ilgili bir kutlama emri ya da teşviki yoktur. Kur’an’ın üzerinde durduğu şey, Nebi’nin hayatını değil, ona verilen vahyi örnek almamızdır. Yani rehberlik Nebi’nin doğum gününde değil; getirdiği mesajdadır. Hatta Allah, “Sizin için Allah’ın ayetleri ile öğüt vermekte bulunan bir resul geldi.” (Âl-i İmrân 164) buyurarak asıl merkeze kitabı koyar, kişisel kutlama günlerini değil.

Kandil geceleri de benzer bir şekilde, yıllar sonra insanlar tarafından oluşturulmuş ritüellerdir. Oysa Kur’an’da kandil veya benzeri bir gecenin kutlandığına dair tek bir ayet yoktur. Kur’an’ın özel olarak vurguladığı gece sadece Kadir gecesidir; o da vahyin inişine şahitlik ettiği için değerlidir. Onun dışında hiçbir gecenin özel kılındığına dair bir vahiy yoktur. Kur’an’ın bu netliği karşısında, kandilleri dini bir zorunluluk gibi görmek ya da “bu gecede ibadet daha faziletlidir” demek, vahyin sınırlarını aşmak olur.

Kur’an’da asıl öğretilen şey, “devamlılık”tır. İbadeti özel gecelerde yoğunlaştırıp diğer günlerde gevşetmek Kur’an’ın sunduğu din anlayışıyla uyuşmaz. Allah, “İman edenler, Allah’a yönelip O’nun yolunda sabır gösterirler.” (Âl-i İmrân 200) buyurarak kulluğun sürekliliğine dikkat çeker. Bu ayette de görüldüğü gibi, ne tarih verilir ne özel bir gün. Çünkü hakikat, bir gecede yaşanacak coşkudan çok, hayatın geneline yayılan istikrarlı bir duruşla ilgilidir.

Kardeşim, kandil gecelerinde yaşanan kalabalıkları düşün: İnsanlar camilere akın eder, o geceyi özel görür ama aynı insanlar ertesi gün hayatın akışında adalet, doğruluk, dürüstlük gibi ilkeleri unutur. Kur’an ise tam tersini öğretir; akşamdan sabaha kadar yapılan yoğun ritüeller değil, her gün hayatın içine yerleşmiş bir kulluk bilinci istenir. Yani önemli olan bir geceyi aydınlatmak değil; hayat boyu içsel bir aydınlık aramaktır.

Ayrıca, bu özel gün anlayışı bazen insanlarda yanlış bir algı oluşturabiliyor: “Bu gecede ibadet edersem, eksiklerimi kapatırım.” Oysa Kur’an hiçbir zaman ibadeti telafi aracı olarak sunmaz. Her davranış insanın boynuna yazılır ve kişi sürekli bir sorumluluk içindedir. Yani kulluk bir gecede değil, bütün bir ömürde şekillenir.

Bütün bunları topladığımızda tablo çok berrak: Mevlid ve kandil kutlamaları, Kur’an’a dayanmayan, sonradan ortaya çıkmış uygulamalardır. İnsanların duygusal beklentileriyle oluşmuş olabilir ama vahye dayanmaz. Kur’an’ın istediği ise, ibadet ve yönelişi belirli günlere hapsetmek değil; her an Allah’a bağlı, bilinçli, tutarlı bir yaşam sürmektir.

Kardeşim, sonuç çok net: Din, Allah’ın koyduğu ölçülerle belirlenir; tarihsel geleneklerle değil. Kur’an bize ibadetin zamanını değil, ruhunu öğretir. Önemli olan geceleri kutsamak değil; hayatı arındırmaktır. Çünkü değerli olan zaman değil; o zamanı nasıl yaşadığındır.

Gerçek olan Allah’ın lütfu, hata ise benim aczimdendir.

Selam ve esenlik seninle olsun.

aydinorhon.com