Kur’an’a İman ve Uygulama

Kur’an’a “Resüle” iman, Dinimizin temel taşlarını oluşturur. Ancak, bu inancın gereği olarak, Kur’an’ın öğretilerini hayatımıza taşımak ve uygulamak büyük bir önem taşımaktadır. Başkalarına hadis inkârcısı diyenlerin, kendi tutumlarını sorgulamaları gerekmektedir.

1. Kur’an, Allah’ın kelamı olarak, Müslümanların hayatında rehberlik eden bir kaynaktır. “Önce Allah’ın kitabına iman edilmesi gerekmez mi?” İnancınızın özünü sorgulayın ve Kur’an’ın yeterliliğini görün artık. Kur’an’a iman ettikten sonra, onun öğretilerini hayatımıza taşımak, inancımızın bir gereğidir.
2. Bir ayeti hayatımıza taşımak gerektiğinde, çoğu insan “Ama, fakat, lakin” gibi kelimelerle başlar. Bu tür ifadeler, Kur’an’ın emirlerine karşı bir direnç gösterdiğini ve inancın tam olarak içselleştirilmediğini gösterir. Gerçek bir iman, Kur’an’ın öğretilerini sorgulamadan kabul etmeyi ve uygulamayı gerektirir.
3. İman, sadece kalpte bir inanç değil, aynı zamanda bu inancın eyleme dökülmesidir. “Kime sorsan Kur’an’a iman ettiğini söyler” ancak, insanların çoğunluğunun bu inancı taşıdığını gösterse de, bu inancın gerekliliklerini yerine getirip getirmedikleri ayrı bir meseledir. İman, eylemlerle desteklenmediğinde, gerçek bir anlam kazanmaz.

Kur’an’a iman edenlerin, bu inancı hayatlarına taşımaları ve Kur’an’ın öğretilerini uygulamaları gerekmektedir. Başkalarına hadis inkârcısı diyenlerin, kendi tutumlarını gözden geçirmeleri ve Kur’an’a olan bağlılıklarını sorgulamaları önem taşımaktadır. İman, sadece bir kelime değil, aynı zamanda bir yaşam biçimidir. Bu nedenle, Kur’an’ın emirlerine itaat etmek, gerçek bir Müslüman olmanın temel şartıdır.

Selam ve dua ile…
aydinorhon.com