26 Ocak 2025

Miraç Olayı Üzerine Bir Değerlendirme

ile aydinorhon

Miraç, İslam inancında Muhammed’in göğe yükselerek Allah ile görüşmesi olarak kabul edilen bir olaydır. Ancak bu olayın geçerliliği yoktur. Kur’an ayetleri ışığında bu olayı sorgulayalım. İşte bu konuda öne çıkan bazı argümanlar:

  • İsra Suresi 1. Ayet: Bu ayet, gece yürüyüşünden bahsetmektedir. Göğe çıkıştan söz edilmemesi, Miraç olayının bu ayetle desteklenemeyeceğini göstermektedir. Ayrıca, bu sure, Miraç olayından çok önce inmiştir.
  • Necm Suresi: Miraç ile ilgili olduğu iddia edilen bu surenin ilk bölümleri, İsra Suresi’nden de önce inmiştir. Dolayısıyla, bu iki surenin de Miraç ile bir bağlantısı yoktur.
  • Namazın Farz Olması: Miraçta namazın farz olduğu iddiaları, daha önce inen Taha, Müzzemmil, İsra ve Ankebut surelerinde namazın zaten emredilmesiyle bu tez yok olur.
  • Namazın 50 vakitten 5 vakte düşürülmesi: Nebi’nin Allah ile pazarlık yaptığına dair bir anlayışa dayanmaktadır. Ancak bu durum, namazın önceki ümmetlerden gelen bir ibadet olduğu gerçeğiyle çelişmektedir. Ayrıca, Yüce Allah’ın yasasının hiçbir zaman değişmeyeceği, Fetih Suresi 23. ayetle sabitlenmiştir. Dolayısıyla, Yüce Allah’ın Sünnetullah’a ters bir harekette bulunduğu düşüncesi yanlıştır. Allah’ın yasası, Nebi Adem döneminde neyse, bugün de aynıdır. Yaratan yarattığıyla pazarlık yapmaz.
  • Bakara Suresi: Suresinin son iki ayetinin Miraç’ta verildiği iddiası, bu surenin tamamının Medine’de inmiş olmasıyla çelişmektedir. Miraç olayının ise hicretten bir yıl önce gerçekleştiği iddia edilmektedir.
  • Ayşe Validemiz ile İlgili Rivayet: Ayşe validemizin “miractan döndüğünde yatağı henüz sıcaktı” ifadesi, Nebi’nin o tarihten 4 yıl sonra evlendiği göz önüne alındığında bu bilgi akıllardan ıraktır.
  • Siyer Kaynakları: İlk Miraç iddialarının hicri 212 yılına dayanması, bu tarihe kadar böyle bir olaydan bahsedilmediğini göstermektedir. İbni Hişam ve İbni İshak gibi kaynakların Medine’li Ebü Said el-Hudri’ye dayanması, Miraç’ın Mekke’de gerçekleştiği iddialarıyla çelişmektedir.
  • Tefsir Kaynakları: Abdurrezzak’ın Müsennef’inde yer alan ilk Miraç iddiası da Ebu Said’e dayanmaktadır ve bu iddia hicri 211 yılına tarihlenmektedir.
  • Hadis Kaynakları: Miraç ile ilgili ilk iddialar, İbni Ebn Ebu Şeybe’ye ait olup, bu iddia hicri 235 yılına tarihlenmektedir. Daha sonra Ahmet Bin Hanbel ve Müslim gibi isimler de bu konuya dahil olmuştur.
  • Kehf Suresi 110: Sevgili Nebimiz, bizim gibi bir beşerdir. Allah, beşere göğe yükselme yeteneği vermemiştir.
  • İsra Suresi 1: Bu ayet, gece yürüyüşünden bahsetmektedir. Göğe yükselme ifadesi yoktur ve bu günki Mescidi Aksa o tarihte mevcut değildir.
  • Necm Suresi: Bu surenin 18. ayetine kadar olan bölüm, vahyin ilk dönemine aittir ve Nebi’nin göğe çıkmadığını, Cibril olayını belirtmektedir.
  • Şura Suresi 51: Nebimizin Allah ile birebir görüştüğü iddiası, Allah’a mekan tayin etmek anlamına gelir ve bu, Allah’ın mutlak varlığına aykırıdır.
  • Enam Suresi 35: Rabbimiz, Nebimize “gücün yetiyorsa göğe merdiven daya” derken, gelenekçiler Nebimizi hem göğe çıkarma çabasına girmiş hem de hadis uydurma gayretine düşmüşlerdir. Ancak bu çabaları, ne yazık ki başarıya ulaşamamıştır. Bir hatalarını örtmeye çalışırken, daha fazla hatanın ortaya çıkmasına neden olmuşlardır. Bu durum, yanlış anlamaların ve yanlış yorumların çoğalmasına yol açmıştır.
  • İsra Suresi 93: Müşriklerin “göğe çık ve bize oradan kitap getir” isteklerine karşı Rabb’imiz, Nebi’mize “ben elçi olan bir beşerden başka neyim ki” dedirterek bu durumu netleştirmiştir.
  • İsra Suresi 59: Miraç mucizesinin toplum tarafından görülmemiştir. Yüce Allah mucizesini bize korku salmak, anladığımız dilden okuyup hayatımıza taşımamız için gönderilmiş hayat rehberi Kur’an’ı Kerim’dir.

Miraç olayı, çeşitli rivayetler ve Kur’an ayetleri ışığında sorgulandığında, birçok çelişki ve tutarsızlık ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle, Miraç hadisesinin geçerliliği konusunda dikkatli bir değerlendirme yapılması gerekmektedir. İslam inancında, Nebimizin bir beşer olarak kabul edilmesi ve Allah’ın kitabı Kur’an’ın toplum tarafından görülmesi gerektiği gerçeği, Miraç olayının sorgulanmasına zemin hazırlamaktadır.

Miraç olayı, çeşitli rivayetler ve Kur’an ayetleri ışığında incelendiğinde, birçok çelişki ve tutarsızlık ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle, Miraç hadisesinin geçerliliği konusunda dikkatli bir değerlendirme yapılması gerekmektedir. İslam inancında, Nebimizin bir beşer olarak kabul edilmesi ve Allah’ın kitabı Kur’an’ın toplum tarafından anlamasının önemi, Miraç olayının sorgulanmasına zemin hazırlamaktadır. Bu bağlamda, inanç ve bilgi arasındaki ilişkiyi doğru değerlendirmek, Müslümanlar için büyük bir önem taşımaktadır.

Selam ve dua ile…
aydinorhon.com